ŞEYHLER BAHSİ

ŞEYHLER BAHSİ

Şeyhler hakkında:

عَنْ اَنَسِ ابْنِ مَالِكٍ رَضِيَ اللّٰه عَنْهُ قَالَ: قَالَ رَسُولُ اللّٰهِ صَلَّى اللّٰهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ : بَجِّلُوا الْمَشَايِخَ فَاِنَّ تَبْجِيلُ الْمَشَايِخِ مِنْ اِجْلَالِ اللّٰهِ تَعَالٰى وَمَنْ لَمْ يُبَجِّلْهُمْ فَلَيْسَ مِنِّى (حب عد والديلمى)

Enes ibn-i Malik Radiyallahu anhu’dan rivayetle Resulullah Sallallahu aleyhi ve sellem: “Şeyhlere tazim ve hürmet edin” Çünkü şeyhlere yapılan Allah'u Tealaya'dır, Her kim şeyhlere tazim ve hürmet etmezse benden değildir”[1] diye buyurmuştur.

Hoca: Şeyh ihtiyarlara derler dedi. Ben de dedim ki:

- Kafire ya şeyh dersen imanın gider, ihtiyar yaşlı olan kafire, münafık fasığa arapçada musin derler. Şeyh, müslümanların büyüklerine denir. Ama bir kafire fasığa veya münafığa Ya şeyh! diyenin dini gider.

Kur'an-ı Kerim'de Şuayb Aleyhisselam'ın kızları Hazreti Musa'ya:

(Sure-i Kasas, Ayet 23)

قَالَ اللّٰهُ تَعَالٰى: اَبُونَا شَيْخٌ كَبِيرٌ

“Babamız büyük şeyhtir dediler.”

Onlar kafirlere söylenenleri babalarına söylemezler. İbrahim Halilullah'ın ailesi Sara validemiz Cebrail Aleyhisselam’e:

(Sure-i Hud, Ayet 72)

قَالَ اللّٰهُ تَعَالٰى: وَهٰذَا بَعْلِى شَيْخًا

“Bu büyük bir şeyhtir,” diyor. Kemal sahibi demektir. Yine bir Hadis-i Şerif'te buyuruyor.

عَنْ رَافِعِ ابْنِ اَبِى رَافِعٍ رَضِيَ اللّٰه عَنْهُ قَالَ: قَالَ رَسُولُ اللّٰهِ صَلَّى اللّٰهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ : اَلشَّيْخُ فِى اَهْلِهِ كَالنَّبِىِّ فِى اُمَّتِهِ (ابن النجار والديلمى)

Rafi bin Ebu Rafi Radiyallahu anhu ’dan rivayetle Resulullah Sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu ki:

“Şeyh; ehli arasında, ümmeti arasındaki Peygamber gibidir.”[2] Efendimiz hiç bir kafire, münafığa ve fasığa peygamber gibidir demez.

Hoca gözünü aç, terazili konuş! Resulullah Sallallahu aleyhi ve sellem hiç bir ihtiyara, kafire, münafığa, fasığa peygamber gibi demiyeceğine inanmalısın. O sözünde yanılmaz Haktan söyler. Hoca bu hadislere, ayetlere itiraz edersen gözün kör olur. Şeyhleri inkar edeceğim derken dininden olma!...

عَنْ اَنَسِ ابْنِ مَالِكٍ رَضِيَ اللّٰه عَنْهُ قَالَ: قَالَ رَسُولُ اللّٰهِ صَلَّى اللّٰهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ : اَلْمُؤْمِنُ مِرْاٰةُ الْمُؤْمِنِ (د طس ض)

Enes ibn-i Malik Radiyallahu anhu’dan rivayetle Resulullah Sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu ki:

“Mü'min mü'minin aynasıdır.”[3]

Hoca Efendi sen bu hadisten ne anladın? söyle! Allah'u Teala Hadis-i Kudsi'sinde buyuruyor:

مَا وَسَعَنِى اَرْضِى وَلَا سَمَائِى اِلَّا قَلْبُ مُؤْمِنٍ

“Bana yerlerim, göklerim geniş gelmedi. Mü'min kulumun kalbi bana geniş geldi.”[4] Dediği, Allahu Teala Evliyasının kalbine bakar, kimi bulursa rahmet eder dediği Mürşid-i Kamillerin kalbidir.

Ayinedir bu alem her şey Hak ile kaim

Vechi Muhammed'den Allah görünür daim.


[1] Ramûzu'l-Ehadis, Hadis No: 3043; Envar'ül Aşıkin, s. 436; Müzekki'n-Nüfus, s. 503 (Benzeri Muhtar'ül Ehadisin Nebeviyye, Hadis No: 222, s. 174.

[2] Ramûzu'l-Ehadis, Hadis No: 2618.

[3] Süneni Ebu Davud, Hadis No: 4272; Ramûzu'l-Ehadis, Hadis No: 2838, Sünen-i Tirmizi, Cild 3, Hadis No: 1994; Berika, Cild 2, s. 397; 500 Hadis Kitabı, Hadis No: 450-451, s. 366-367; Marifetname, s. 986.

[4] Envarü'l-Aşikin, s. 14; Müzekkin Nüfüs, s. 43, 427; Marifetname, s. 416, 553, 574, 943.


.